Haftanın Kısa Filmi köşemizin bu haftaki konuğu, günümüzde hâlâ özgün kalabilmek mümkün mü sorusuna kafa yoran, August “Poul” Niclasen imzalı deneysel animasyon Deepness of the Fry. Mark Twain, hiçbir şeyin orijinal ya da özgün olmadığını, tüm fikirlerin hâlihazırda mevcut olan başka fikirler üzerinden türetildiğini iddia eder. Yönetmen olarak projede August “Poul” Niclasen’in adını görsek de Animation Workshop...

Deepness of the Fry

Haftanın Kısa Filmi köşemizde bu hafta, pandemi döneminden önceki hayatlarımız için oldukça tanıdık bir kaygıya odaklanan Alex’s Dream var. Salgın sebebiyle aramızdaki mesafelerin arttığı bu günlerde sosyal etkinliklere katılmayı, arkadaşlarımızla telefonlarımızın veya bilgisayarlarımızın ekranı dışında, gerçek anlamda bir araya gelebilmeyi çok özledik. Ancak, bazılarımız için o etkinlikler, bir araya gelmeler aslında daima oldukça zorlayıcıydı. Sosyal...

Alex’s Dream

Aneil Karia’nın yazıp yönettiği BEAT, derin bir haz ile içini kemiren umutsuzluk arasındaki ince çizgide gidip gelen bir erkeğin dünyaya karşı tutumunu farklı bir çerçeveden ele alıyor. Aneil Karia’nın yönetmenliğini üstlendiği ve Encounters Kısa Film Festivali’nden ödülle dönmeyi başaran 2013 yapımı kısa film BEAT, yer aldığı kırkın üzerinde festivalden de övgüyle ayrıldı. Başrolünde etkileyici performansıyla...

BEAT

Haftanın Kısa Filmi köşemizde bu hafta zombi ve samuray filmi türlerini bir araya getiren Sword of the Dead var. Sword of the Dead, daha önce aralarında Star Wars hayran filmlerinin de olduğu kısa filmler çekmiş olan Stephen Vitale imzasını taşıyor. Yönetmenin önceki işlerine baktığımızda hayal gücünden beslenen fantastik dünyalar kurmayı sevdiği dikkat çekici bir özellik...

Sword of the Dead

Haftanın kısa filmi köşemizde bu hafta, 1966’da çekilen çarpıcı bir polis eğitim videosunun arkasındaki tuhaf hikâyeyi anlatan Everything You Wanted to Know About Sudden Birth* (*but were afraid to ask) var. Scott Calonico’nun yazıp yönettiği kısa belgesel Everything You Wanted to Know About Sudden Birth* (*but were afraid to ask), 1966 yılında çekilen ve bugüne...

Everything You Wanted to Know About Sudden Birth* (*but were afraid to ask)

Haftanın kısa filmi köşemizde bu hafta, düz bir çizgide ilerleyen monoton bir hayatı renklendiren anlara odaklanan, animasyon türündeki Once Upon a Line var. Pandeminin de etkisiyle büyük ölçüde ev ile iş arasında sıkışıp kaldığımız, gündelik hayatın rutinini bozacak adımları atmaktan çekindiğimiz bu günlerde, hayatın monotonluğunun ağırlığını belki de hiç olmadığı kadar hissediyoruz. Alicja Jasina’nın Southern...

Once Upon a Line

Haftanın Kısa Filmi köşemizde bu hafta, Miami’de çalışan Çinli bir manikürcünün yaşadığı iletişim problemi üzerinden kimlik ve yabancı olmak konuları hakkında dokunaklı çıkarımlar yapan animasyon Agua Viva var. Usta İtalyan yönetmen Federico Fellini şöyle der: “Farklı bir dil, farklı bir hayat vizyonudur.” Alexa Lim Haas’ın yönetmen koltuğunda oturduğu ikinci animasyonu Agua Viva, tam olarak bu...

Agua Viva

Haftanın Kısa Filmi köşemizde bu hafta, bir gencin ergenlik buhranı ile doğaüstü güçleri arasında paralellik kuran fantastik film Fire var. Doğaüstü güçlere sahip insanların hikâyelerine odaklanan ya da daha özelleştirerek söylersek başta Marvel filmleri olmak üzere çizgiroman uyarlamaları son yıllarda ana akım sinemanın hayat damarı olmuş durumda. Bu yapımların özellikle gişede gösterdikleri başarı, benzer içeriklere...

Fire

Haftanın kısa filmi köşemizde bu hafta, bir aile yemeğinin gerginliği içine jenerasyon farkı ve homofobi gibi pek çok farklı temayı yerleştiren Le repas dominical var. 2015 yılında Cannes Film Festivali’nde gösterilen, bir sonraki yıl En İyi Kısa Animasyon dalında César Ödülü’nün sahibi olan Céline Devaux imzalı Le repas dominical -İngilizce adıyla Sunday Lunch, pazar günü...

Le repas dominical

Haftanın Kısa Filmi köşemizde bu hafta, ölümcül bir asit yağmurundan kaçan ailenin yaşadıklarına odaklanırken yarattığı tedirgin edici atmosferle öne çıkan Acide var. Klasik döneminde canavar, vampirler, mumyalar gibi mitik varlıkların merkezinde yer aldığı filmlerle kendini var etmiştir korku türü. Alfred Hithcock’un Sapık - Psycho, Micheal Powell’ın Kadın Katili - Peeping Tom ya da Georges Franju’nun...