Aralarında Karayip Korsanları gibi büyük yapımlarında yer aldığı pek çok projeye senaryo danışmanlığı yapan Kim Rocco Shields’in 2011 yılında çektiği Love is All We Need?-İhtiyacımız Olan Tek Şey Sevgi Mi?, toplum normlarını tepe taklak ederek, eşcinselliğe ve eşcinsellere karşı empati kurmayı sağlayan çok başarılı bir kısa film. Ashley’nin doğduğu dünya öyle bir yerdir ki; burada...

Love is All We Need?

Bu haftanın kısa filmi, Limbert Fabian ve Jake Wyatt imzalı Usain Bolt’un gerçek olaylara dayanarak çocukluk dünyasından çıkan ve olimpiyatlara uzanan hayatının bir perspektifini anlatan kısa film The Boy Who Learned to Fly. Çocukluk saflığı içerisinde dünya insana çok farklı gözükür. Hayat sadece okula geç kalmamaktan oluşmaktadır ve bütün zamanlamalar bununla ilgilidir. Ailenin yanındaki huzurlu...

The Boy Who Learned to Fly

1963 yılında Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nden mezun olan  Tan Oral, mesleğini kısa süre devam ettirdikten sonra karikatür, film ve animasyon konularına yönelmeye başlar. Aktif karikatüristlik yaşamı bugün de devam etmekte olan Oral, kendi yazdığı aynı isimli kitaptan uyarladığı Sansür isimli kısa film çalışmasıyla zamanın çok ötesinde bir filme imza atmıştır. Animasyon sinemasının bugün bile...

Sansür

Jeremy Robbins tarafından yazılmış ve yönetilmiş olan 2013 yılı yapımı kısa film Aftermath, izleyicisine çok kısa bir zaman içerisinde çok uzun bir yolculuğu tasvir ediyor ve bembeyaz bir dünyada bir çocuğun içinden ortaya çıkan karanlık vahşet çağrısını temsil ediyor. Aftermath isimli kısa film zamansız ve mekansız bir perspektifte maddesel var olmanın getirdiği uğraşın ruhani boyutunu...

Aftermath

Kariyeri boyunca çektiği 7 filmin sadece biri uzun metraj olan, genel olarak kısa filmci kimliğiyle tanınan Kanada doğumlu Jaques Drouin; 1976 yapımı Le Paysagiste-Mindscape filmi ile size farklı bir animasyon deneyimi vaat ediyor. 1939 yılında, Kanada’nın tanıtımı için kurulan ve bu doğrultuda çeşitli belgesel projeleri üreterek yola çıkan National Film Board of Canada, zaman içinde...

Mindscape

Bu haftanın kısa filmi Tom Teller tarafından yönetilmiş olan Hum ismindeki bilimkurgu filmi. Bu kısa film 3D animasyonun getirmiş olduğu sınırsızlıkla beraber izleyiciye duvarların arkasındaki ışık gibi gerçekçi ve bir o kadar da inanılması güç olguları WALL-E ruhuyla gösteriyor. Hum bir restoranın arka odası ile izleyicisini karşılıyor ve bu oda içerisindeki küçük dünyayı gözler önüne...

Haftanın Kısa Filmi köşemizde bu hafta, günün anlam ve önemine binaen zıtlığın aşka ve birlikteliğe engel olmadığını anlatan Head Over Heels filmine ayırdık. Aşkta, ilişkide hatta evlilikte her ne kadar müşterek bir hayat yaşansa da her bireyin kendine has bir bakış açısı ve diğerinden zıt olabilecek bir özelliği var diyebiliriz. İnsan ilişkilerini başarılı kılan şeylerden...

Head Over Heels

Kerem Akbaş’ın hayata karşı rahatsızlıklarını görselleştirdiği Vomit isimli deneysel kısa film görülmeyi kesinlikle hak eden bir iş. Ülkemizde son dönemde başarı grafiğinde bir artış gözlemlediğimiz deneysel kısa filmler arasında hoş bir noktada duran Vomit ile ilgili fazla konuşmadan sizleri yönetmen ile gerçekleştirdiğimiz söyleşiyle baş başa bırakıyoruz. Film ile aklınızdaki her soru işaretini söyleşimiz ile gidereceğinize eminiz....

Vomit

1934 yılında Prag’da dünyaya gelen ve tüm zamanların en önemli sürrealist sanatçılarından biri olan Jan Švankmajer; 1983 yapımı Moznosti Dialogu ile genel olarak iletişime, özelde de birey-toplum ilişkisine, gelişime, modernleşmeye, duygulara, aşka, tüketmeye ve uyumsuzluğa dair görüşlerini sembolizmden beslenerek perdeye aktarıyor. Berlin Film Festivali’nde Altın Ayı kazanan ve Türkçe’ye Diyaloğun Boyutları olarak çevirebileceğimiz Moznosti Dialogu;...

Moznosti Dialogu

Renkleri algılayabiliyor olması insanın sahip olduğu en büyük şanslarından biridir. Hayatı, dünyayı, çevreyi anlamlandırma konusunda yarattığı kolaylık dışında, baktığınız yerde gördüğünüz güzel renkler insanın içini ısıtır, mutluluk verir. Doğanın yarattığı en estetik şeylerden olan gökkuşağına bakmak kimi mutlu etmez ki. Peki kırmızı olduğunu bildiğimiz kan, gökkuşağındaki gibi çeşitli renklerde olsaydı nası olurdu?Polonyalı sinemacı Peter Szewczyk,...