Yönetmenliğini Hollandalı Bram Schouw’un yaptığı 2012 yapımı Sevilla, son yılların dramatik yapısı en kuvvetli kısa filmlerinden biri. İlk andan itibaren seyirciyi hikaye içine almayı başaran film, güçlü anlatısıyla pek çok uzun metrajdan daha lezzetli bir sinema deneyimi yaşatıyor seyirciye. 3 kişilik bir arkadaş grubu, macera yaşamak üzere arabaya atlar ve yola koyulurlar. Rotalarını Sevilla’ya çeviren...

Sevilla

Haftanın Kısa Filmi köşemizde bu hafta, Walt Disney’i çağrıştıran bir eğlence devi ve onun hayatına odaklanan, farklı animasyon türlerini bir araya getiren kurmaca belgesel Wandaland var. Walt Disney, popüler kültür tarihinin gördüğü en önemli figürlerden biri şüphesiz. Mickey Mouse gibi bir ikonun yaratıcısı ve efsanevi eğlence parklarının kurucusu olmasından Salvador Dalí gibi bir sanatçıyla ortaklık...

Wandaland

Haftanın Kısa Filmi köşemizde bu hafta, hamile bir kadın ve bebeğinin, yakınlarında patlayan bombanın ardından yaşadıklarını kadının rahmine odaklanarak anlatan animasyon Hilal var. Sinemanın 120 yılı aşmış tarihi boyunca, anlatıların çok farklı perspektiflerden aktarıldığına şahit olduk. Klasik anlatı sinemasını bir köşeye koyalım; iPhone kameralarıyla çekilmiş filmlerden, seyirciyi Franz Kafka’nın efsanevi karakteri Gregor Samsa’nın bakış açısına...

Hilal

Haftanın Kısa Filmi köşemizi bu hafta ölüme farklı bir açıdan bakan başarılı bir filme ayırdık: Unremarkable Ölümden sonra hayat var mı? Öldükten sonra bize ne olur? soruları dünya tarihi boyunca insanların kafasındaki en keskin soru işareti olmuştur. Bu hafta “Haftanın Kısa Filmi” köşesini bu soruya farklı açıdan yaklaşan Jared Anderson’ın yönetmenliğindeki Unremarkable filmine ayırmak istedik....

Unremarkable

2015 yılında düzenlenen 65. Berlin Uluslararası Film Festivali’nin Kısa Film kategorisinde Gümüş Ayı ödülüne layık görülen Bad at Dancing, cinselliği merkezine alan muazzam bir kara komedi; beklentiyi bir seviye yükseltelim, Frances Ha’yı seviyorsanız Bad at Dancing’e bayılacaksınız! Joanna Arnow’un yazdığı, yönettiği ve kendisine hayran bırakan cesaretiyle kamera karşısına geçtiği Bad at Dancing, iki gencin birbirlerine tutku...

Bad at Dancing

Wildebeest; minimalist görsel tasarımı ve bir dakikalık kısa süresini son derece verimli kullanması ile kesinlikle izlenmesi gereken kısa animasyonlardan biri. Bu hafta kısa film köşemizde ağırladığımız film, yaptığı kısa animasyonlar ile pek çok festivalden ödüller toplayan Birdbox Studio’nun en beğenilen kısalarından Wildebeest. Katıldığı tüm kısa film festivallerinden ödüllerle ayrılan, bu gösterimlerinden sonra Youtube’da da milyonlarca...

Wildebeest

Bir insanı iyiden kötüye doğru geçişinde ne denli bir ince çizgi vardır? Ya da kötülüğün tanımı, koyulan kuralların dışındaki her şey midir? Eğer böyleyse yasalar ve kurallar çerçevesinde yapılan her eylem mubah mıdır? Matthew Richards, çektiği “The Disappearance of Willie Bingham” adlı kısa filmde işte tam da bu noktalara değiniyor. Willie Bingham adında bir mahkum, hükümetin...

The Disappearance of Willie Bingham

Haftanın Kısa Filmi köşemizde bu hafta, ebeveynlerinin davetli olduğu bir ev partisindeki küçük Marall’ın gözünden yetişkinlerin dünyasını gösteren fantastik kısa film Gölge Hayvanlar – Skuggdjur yer alıyor. Geçtiğimiz yıl uluslararası festivallerde ses getiren ödüllü Nåttaget – The Night Train ile tekrar kısa filmciler dünyasında adından çokça söz ettiren İsveçli yönetmen Jerry Carlsson'un kariyerindeki esas çıkış...

Gölge Hayvanlar – Skuggdjur

Haftanın kısa filmi Eoin Duffy tarafından yaratılmış, yazılmış ve yönetilmiş olan ve Star Trek serilerinden tanıdığımız George Takei tarafından seslendirilen renkli bir kabus olan The Missing Scarf. Hayatın koşturmacası içerisinde bireyin zihni her zaman kendine bir uğraş bulmuştur çünkü yaşamanın tek sırrı bu uğraşlar içerisinde yer almaktan geçmektedir. Birey zihni hiçbir zaman özgür olmadığı için, yaşamın...

The Missing Scarf

Haftanın Kısa Filmi köşemizde bu hafta, kanalında ilişkiler ve seks konusunda tavsiyelerde bulunmasına rağmen, kendi hayatında bu konulardaki tecrübesizliği nedeniyle türlü zorluklar yaşayan bir YouTuber’a odaklanan Adalamadrina var. Katalan yönetmen Carlota Oms’un yönettiği ve senaryosunu Joan Pàmies’le birlikte kaleme aldığı Adalamadrina’nın ana karakteri bir YouTuber. Ve artık biliyoruz ki YouTube, sadece video izlediğimiz bir internet...